
Orman yangınları, binyıllar boyu doğal süreçlerin bir parçası olmuştur. Ta ki hızla artan dünya nüfusuna bağlı insan faaliyetleri, iklim değişiklikleri ve diğer faktörlerle önemli bir tehdit haline gelene kadar. Bu yangınlar, özellikle son yıllarda, dünya genelinde doğal arazi örtüsü olan bitki örtüsüne, tüm ekolojik sistemlere ve biyoçeşitliliğe ciddi etkileriyle birlikte önemli hasarlar bırakan bir doğal afet haline gelmiştir. Orman yangınlarının bu etkileri incelendiğinde, her biri birbirini zincirleme şekilde etkileyen karmaşık ve uzun vadeli süreçleri kapsadığı görülmektedir.
Orman Yangınları Neden Olur?
Orman yangınlarının birçok farklı nedeni olabilir. İşte yaygın nedenlerden bazıları:
Doğal Faktörler:
Bazı orman yangınları doğal nedenlerle başlar. Şimşekler, volkanik patlamalar ve yıldırımlar gibi doğal olaylar orman yangınlarının başlamasına neden olabilir. Özellikle şimşeklerin sıklıkla orman yangınlarına yol açtığı bilinmektedir.
İnsan Etkinlikleri:
Orman yangınlarının çoğu insan etkinliklerinden kaynaklanmaktadır. Piknik ateşleri, sigara izmaritleri, açık ateşlerin kontrolsüz bırakılması, statik elektrik, yanıcı tozlar, tarım faaliyetleri ve yanlışlıkla başlayan endüstriyel faaliyetler gibi insan kaynaklı nedenler yangınlara yol açabilir.
Kuraklık ve Sıcak Hava:
Kuraklık dönemleri ve sıcak hava koşulları, ormanlardaki bitki örtüsünün kurumasına ve yangın riskinin artmasına neden olabilir. Kuraklık, bitki örtüsünün daha kolay yanmasına ve yangınların hızla yayılmasına katkıda bulunabilir.
Rüzgar:
Güçlü rüzgarlar, orman yangınlarının hızla yayılmasına sebep olabilirken kontrol altına alınmasını zorlaştırabilir. Özetle rüzgar, yangının kısa sürede geniş alanlara yayılmasına ve canlılık açısından büyük hasarlara yol açmasına neden olabilir.
Doğal Süreçler:
Bazı orman yangınları, doğal ekolojik süreçlerin bir parçası olarak ortaya çıkabilir. Örneğin, bazı bitki türlerinin tohumlarının çimlenmesi için yangına ihtiyaç duyması, bazı orman ekosistemlerinde yangınların düzenli aralıklarla meydana gelmesine neden olabilir.
Bu faktörler, orman yangınlarının nedenlerinin karmaşıklığını göstermektedir. Çoğu zaman yangınlar, birden fazla nedenin bir araya gelmesiyle başlar ve kontrol altına alınması süreç uzadıkça zorlaşabilir. Bu nedenle, yangın önleme ve kontrol mekanizmaları oldukça önemlidir.
Ekolojik Dengenin Bozulması
Biyoçeşitliliğin Azalması
Ekosistemlerdeki Dönüşümler
İklim Değişikliği ile İlişkisi
Orman yangınları ve iklim değişikliği arasında karmaşık bir ilişki bulunmaktadır. İklim değişikliği, özellikle son dönemde sıcaklık artışı ve kuraklık gibi faktörlerle orman yangınlarının sıklığını ve şiddetini arttırmıştır. Aynı zamanda yangınlar da atmosfere sera gazları ve aerosollerin salınımını artırarak iklim değişikliğine dolayısıyla küresel ısınmaya yol açar. Bu nedenle, iklim değişikliği ve orman yangınları arasındaki etkileşim, ekosistemler üzerinde daha fazla stres yaratabilirken biyoçeşitliliği daha da olumsuz etkileyebilir.
Bilgi: Dünyadaki orman yangınlarından söz edildiğinde en başta Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avustralya ve Türkiye’nin de yer aldığı Akdeniz ülkeleri akla gelmektedir.
Koruma ve Yönetim Önlemleri
- Orman yangınlarının ekolojiye ve biyoçeşitliliğe olan etkilerini azaltmak için etkili koruma ve yönetim önlemleri alınmalıdır. Bunlar arasında yangın riski değerlendirmesi, yangın çıkış nedenlerinin analizi, yangın izleme ve erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi, yangın söndürme ekiplerinin eğitilmesi ve yangın güvenlik alanlarının belirlenmesi gibi önlemler bulunmaktadır. Ayrıca ekosistemlerin restorasyonu ve yeniden ağaçlandırılması da yangınların etkilerini azaltabilir ve biyoçeşitliliğin korunmasına yardımcı olur.
- Her şeyde olduğu gibi yangınlar konusunda da teknolojiyi verimli şekilde kullanmalıyız. Bununla ilgili en güzel örnekler, coğrafi bilgi sistemlerinden yararlanarak risk tespiti yapılması ve uydu verilerinden yararlanmadır. Uydu verileri, yangın hakkında bilgi sağlayarak hasar tespiti ve iyileştirme çalışmalarına ciddi katkı sunmaktadır.
- Özellikle çok bantlı uydu sistemleri sayesinde yangın hasarlı alanların kesin bir şekilde belirlenmesi ve hızlı bir şekilde haritalanması mümkün olmaktadır. Çalışmanın temel amacı yangın bölgesini belirlemek, bölgeyi hasar seviyesine göre sınıflandırmak ve her hasar sınıfındaki bitki varlığı değişimini tespit etmektir. Özellikle sınıflandırma teknikleri ve spektral bilginin kullanılmasıyla bu tarz çalışmalar küresel ve bölgesel olarak gerçekleştirilmektedir.
Sonuç olarak, orman yangınları ekolojik sistemlere ve biyoçeşitliliğe ciddi yıkıcı etkileri olan doğal afetlerdir. Bu etkilerin azaltılması ve yönetilmesi, doğal yaşam alanlarının korunması ve biyoçeşitliliğin sürdürülmesi için önemlidir. Ancak bu, etkili bir şekilde yürütülen kapsamlı bir koruma ve yönetim stratejisi gerektirir.
En az 29 kişinin ve 1 milyardan fazla hayvanın hayatını kaybettiği yangınların yaşandığı Avustralya'da ise hükümet emisyonları kısmak için gerekli politikaları hayata geçirmemek ve kömür endüstrisinin etkisi altında kalmakla eleştiriliyor.
Bilgi: 2003 Yılından bu yana Avrupa Birliği’ne bağlı ülkelerde ormanların durumunun gözlenmesi amacıyla uydulardan yararlanılmaktadır. Avrupa Orman Yangınları Bilgi Sistemi adıyla kurulan (EFFIS) sistemi vasıtasıyla tüm Avrupa çapında orman yangınları riski ve orman yangınları haritalama çalışmaları yapılmaktadır (EFFIS, 2005b).
Bunun içinde sayılabilecek hepimizin az çok tahmin edebileceği bazı örnekler de mevcut; birtakım gelecek kaygısı olmayan ve otel-inşaat yaparken haritadan eliyle yer seçen şahısların yangına bilmeden(!) yol açıp olaya kaza süsü vermesi de dahil... Kolay gelsin.. İyi bayramlar...
yorumlarınız bizim için değerli